Göz iltihabı (konjonktivit); gözlerde rahatsızlık hissi, kızarıklık, sulanma, batma, ışığa hassasiyet, göz kapağı (üst ve alt göz kapağı) ve çevresinin şişmesi ile karakterize  bir hastalıkdır. Göz kapaklarının iç yüzeyini ve gözün beyaz kısmını kaplayan  ince ve saydam zarın (konjonktiva)  çeşitli nedenlerle  iltihaplanması nedeniyle oluşan rahatsızlık bazı durumlarda çok bulaşıcıdır. Genel olarak göz iltihapları ile ilgili  özel bir tedaviye gerek yoktur. Yaklaşık olarak 7-20 gün içerisinde genellikle kendi kendini sınırlar ve iyileşir. Bazen, gözlerde kızarıklık, kaşıntıya ek olarak, sabah uyandığımızda kabuk halini alan göz çapaklanması-akıntısı ve görmede bulanıklık, ışığa hassasiyet olur. Bu durumlarda  vakit kaybetmeden  göz doktorunuza başvurmanız gerekmektedir.

Hastalığı oluşturan mikroplar (mikroorganizmalar) bakteri veya virüs olabileceği gibi, ayrıca alerjik bir reaksiyon veya yenidoğan bebeklerde  gözyaşı kanalının tam olarak açılmamış-gelişmemiş  olmasıda hastalığın belirtilerinin gelişmesine neden olur. Bunlara ek olarak, alınan önlemler nedeniyle  giderek görülme oranı azalmış olsada,  yenidoğanlar özellikle doğum kanalından gelebilecek mikroplara karşı savunmasızdırlar  ve bu mikroplar gözün kaybına kadar gidecek sonuçlar doğurabilirler. Özellikle bu gruptaki çocukların  acil olarak tedavi edilmesi önemlidir.

Mikroplarla meydana gelen göz iltihabı   çocuklar arasında belli dönemlerde oldukça sık görülür, aynı ortamda bulunan çocuklar arasında (okullarda ve sınıflarda) ve aile bireylerinde  hızlı bir şekilde yayılabilir,  hatta salgınlar olabilir. Ellerin sık sık sabunla yıkanması, ellerin gözlere sürülmemesi, ortak havlu kullanılmaması, mümkünse tek kullanımlık kağıt havlu ve benzerlerinin  kullanılması ve hemen atılması, gözle ve elle temas ettiğimiz  şeylerin ortak kullanımının engellenmesi, rastgele  göz ilacı kullanılmaması  gibi  alınabilecek basit ve akılcı koruma önlemlerinin hastalığın bulaşmasını, salgınların meydana gelmesini  önleyebileceği unutulmamalıdır.